Hayal Kurmaya Vakit Yok

Bazen öyle zamanlar gelir ki, hayat seni nefes almaya bile fırsat bırakmadan koşturur. Bir bakmışsın sabahın telaşında günün planlarını yaparken, akşam olmuş. Yarın için umutlar kurarken, dünün yükleri sırtında taş gibi durur. İşte o anlarda insanın aklına şu cümle gelir: “Hayal kurmaya vakit yok…”

Oysa hayal, insanı ayakta tutan en güçlü şeydir. Bir çocuğun gözlerindeki ışıltı, bir gencin kalbindeki umut, bir yetişkinin içinde saklı kalan o “bir gün olacak” düşüncesi… Hepsi hayalden beslenir. Hayal kurmadan yaşamak, suyu çekilmiş bir nehir gibi kuraklığa mahkûm olmaktır. Fakat modern hayatın hızlı temposu, insanı çoğu zaman buna mecbur bırakıyor. Saatler geçiyor, günler geçiyor, yıllar geçiyor… Ve farkına varıyoruz ki, hayal kurmaya zaman ayıramadan ömrümüzün büyük bir kısmını tüketiyoruz.

Ama bir gerçek var: Hayal kurmaya vakit ayırmazsak, yaşamanın anlamını da yitiriyoruz. Çünkü her başarı önce hayalle başlar. Dünyayı değiştiren bütün buluşlar, kalplere dokunan bütün sanat eserleri, umut aşılayan bütün hikâyeler… Hepsi önce bir insanın zihninde küçücük bir hayal olarak filizlenmiştir. Bir ressamın tuvale dokunduğu ilk fırça darbesi, bir yazarın kâğıda düşürdüğü ilk kelime, bir girişimcinin kafasında çakan ilk fikir kıvılcımı… Hayal olmadan bunların hiçbiri var olamazdı.

Hayal kurmaya vakit yok dediğimiz anlarda aslında kendimizi en çok biz sınırlıyoruz. Günlük telaşların içine sıkışıyoruz. Çalışma hayatı, sorumluluklar, faturalar, trafik, yorgunluk… Hepsi gerçek, hepsi hayatın içinde. Ama unutulmamalı ki hayal kurmak için özel bir vakit, sessiz bir oda, boş bir takvim gerekmez. Bazen otobüste camdan dışarı bakarken, bazen bir çocuğun gülüşünü izlerken, bazen gece uykudan önce gözlerimizi kapatırken de hayal kurabiliriz. Hayal, hayatın yükünü hafifletir; bize daha iyi bir yarının ihtimalini fısıldar.

Evet, belki hayat zor. Belki mücadeleler hiç bitmiyor. Ama hayal kurmaya devam etmezsek, içinde bulunduğumuz sıkıntıların ötesini göremeyiz. Yarınların güzelliğine inanmazsak, bugünün çilesini çekmeye de dayanamayız. Çünkü hayal, sadece geleceğin değil, bugünün de ilacı. İnsana sabır veren, umut aşılayan, düşse de yeniden kalkma gücü veren bir kaynak.

Unutma: Hayal kurmaya vakit yok gibi görünebilir. Ama aslında hayal kurmadan vakit yok. Çünkü zaman akıp gidiyor ve biz ya hayallerimizle bir şey inşa ediyoruz, ya da akıntıya kapılıp kayboluyoruz.

Belki de kendimize şu soruyu sormalıyız: “Hayal kurmaya gerçekten vaktim yok mu, yoksa hayal kurmayı unuttum mu?”

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.